MUSKİ’YE DEVREDİLEN ŞİRKET TARTIŞMA YARATTI
CHP’li yöneticinin kurduğu enerji şirketi 45 gün içinde kamuya devredildi; MUSKİ: “Cumhurbaşkanlığı izni gerekince alternatif yöntem izledik”
Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi (MUSKİ), CHP Muğla Gençlik Kolları İl Sekreteri Yiğitcan Erdem tarafından kurulan bir özel şirketi, kuruluşundan 45 gün sonra bedelsiz şekilde devraldı. Söz konusu şirketin herhangi bir ticari faaliyeti bulunmaması ve kurucusunun siyasi kimliği, kamuoyunda tartışmalara yol açtı.
Konuyla ilgili olarak MUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Demirel, Mabolla Medya’ya yaptığı açıklamada, şirketin kuruluşunda kurumun yönlendirmesinin bulunduğunu kabul etti. Demirel, bu yöntemin tercih edilme nedenini ise Cumhurbaşkanlığı iznine tabi olan şirket kurma sürecinin uzun ve riskli olmasıyla açıkladı.
Çevreci Ahmet Aras’a bak sen! Termik Santral ve Nükleer Santral kurmak için şirket aldı
MUSKİ: “Şirketi kuran kişi önemli değil, sicili temiz olması önemliydi”
Demirel, açıklamasında şirketin neden böyle bir yöntemle kurulduğunu şu sözlerle savundu:
“Cumhurbaşkanlığından şirket kuruluşu için onay almak zorunlu. Ancak bu süreç çok uzun sürebiliyor ya da bazen olumsuz sonuçlanabiliyor. Bu nedenle sicili temiz bir şirketin bizim tarafımızdan yönlendirilerek kurulması ve ardından bağış yoluyla devredilmesi daha uygun görüldü.”
Ayrıca şirketin devrinden sonra tüm yetkili kişilerin, ana sözleşmenin ve şirketin yönetim yapısının değiştirileceğini belirten Demirel, bu nedenle şirketi kimin kurduğunun önem arz etmediğini ifade etti.
Şirketin faaliyet alanı enerji yatırımları olarak belirtiliyor. Demirel, şirketin özellikle Sandras Dağı gibi bölgelerden MUSKİ’ye tahsisli su kaynaklarından içme suyu temininde görev üstleneceğini, ayrıca güneş enerji santralleri ve AR-GE projeleri kapsamında faaliyet göstermesinin planlandığını da söyledi.
Tepki çeken noktalar: Kurucunun siyasi kimliği ve şirketin geçmişi
Kamuoyunda oluşan tepkiler ise büyük ölçüde şirketin kurucusunun CHP Muğla Gençlik Kolları’nda aktif bir görevde bulunması ve şirketin devredilmeden önce herhangi bir ticari faaliyette bulunmamasıyla ilgili. Şirketin kısa sürede kamuya geçmesi, bazı çevrelerce “hülle yöntemi” olarak değerlendirilirken; MUSKİ yetkilileri bunun yasal bir süreç olduğunu ve kamu yararı gözetilerek uygulandığını savunuyor.
Ayrıca Demirel’in “vergi avantajı” gerekçesiyle böyle bir yapı kurulduğunu ifade etmesi de dikkat çekti. MUSKİ’nin doğrudan ticari faaliyetlerde bulunması halinde kurumlar vergisine tabi olabileceğini belirten Demirel, bu durumu aşmak için şirket üzerinden işlem yapmayı planladıklarını belirtti.